Pazartesi

Yıldızlar neden kayar ?

Geceleyin açık bir alanda gökyüzünü seyrederken çeşitli renk ve parlaklıktaki yıldızların oluşturduğu o inanılmaz ve muhteşem manzaranın içinden bir yıldızın parlak bir çizgi çizerek kayıp gittiğini muhakkak görmüşsünüzdür. 

Bu sırada içinizden bir dilek tutup, bu dileğin gerçekleşmesi için de gördüğünüzden kimseye bahsetmemişsinizdir herhalde. Çünkü insanlar arasında, bir yıldız kaydığında, o yıldızın öleceği ve ölmeden  dilek dileyenin arzusunu yerine getireceği inanışı yaygındır. 

Halk arasında yıldız kayması diye tanımlanan bu olayın aslında yıldızlarla hiç bir ilgisi yoktur. Yıldızlar Dünya'dan milyarlarca kilometre ötedeki uzak güneşlerdir. Güneş sistemimizin içinde Güneş ve gezegenlerin çekim kuvvetleri arasında bir oraya bir buraya gezinen sayısız göktaşı vardır.

Bu göktaşlarının bazıları Dünya'nın yakınından geçerken çekim alanına girerler,hızla atmosfere dalarlar, Sürtünmeden dolayı ısınırlar, yanarlar ve arkalarında parlak, çizgi gibi bir iz bırakırlar. Sonunda tamamına yakını, düşüşün son anında görülen parlamayı takiben yok olurlar. 

 Dünya atmosferine her yıl toplamı 15 bin ton olan 200 bin kadar göktaşı düştüğü kabul ediliyor. Bu hesaba göre Dünyanın  kütlesinin 4,5 milyar yıllık ömrü içinde gelen göktaşları sayesinde epeyce artmış olması gerekiyor. Dünya'ya düşen göktaşlarının incelenmeleri sonucu içlerinde Dünya'da varolmayan yeni bir elemente rastlanmamıştır. 

Atmosfere girdiklerinde yanan ve çoğunlukla yokolan göktaşlarına "meteor" denilirken, bunlardan yere ulaşmayı başaranlara da "meteorit" deniliyor. Dünyamızın büyük kısmı okyanuslarla kaplı olduğundan yere ulaşabilen göktaşlarının çoğu da buralara düşerler. Ancak Dünya'nın birçok yerinde de karalar üzerinde meteoritlerin yol açtığı izler ve çukurlar vardır. 

Ülkemizde rastlanan en büyük göktaşı 25 kliogram olup Domaniç yaylasında bulunmuştur. Dünya'da bilinen göktaşlarının en büyüğü ise güneybatı Afrika'da Grootfentein'de bulunan göktaşıdır ve kütlesi 80 ton kadardır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder